Başkan Koca;Yeni oluşturulacak kararnamede eczacı karlılığı ilaç fiyatlarına bağımlı olmaktan çıkarılmalıdır.
Ülkemizin her noktasında yaklaşık 30 bin eczane günün 24 saati kesintisiz ilaç ve eczacılık hizmeti sunmaya çalışıyor. Ülkemizde 2004 tarihinden beri uygulanan ilaç fiyat kararnamesi yeniden sektördeki tüm paydaşların katılımı ile mevcut ihtiyaçlara ve sürekliliği olacak şekilde yeniden güncellenmesi gerekiyor. Yeni oluşturulacak kararnamede eczacı karlılığı ilaç fiyatlarına bağımlı Ülkemizin her noktasında yaklaşık 30 bin eczane günün 24 saati kesintisiz ilaç ve eczacılık hizmeti sunmaya çalışıyor. Ülkemizde 2004 tarihinden beri uygulanan ilaç fiyat kararnamesi yeniden sektördeki tüm paydaşların katılımı ile mevcut ihtiyaçlara ve sürekliliği olacak şekilde yeniden güncellenmesi gerekiyor. Yeni oluşturulacak kararnamede eczacı karlılığı ilaç fiyatlarına bağımlı olmaktan çıkarılmalıdır.
Kademeli karlılık sisteminden vaz geçilip sabit karlılık uygulanmalı ve enflasyon karşısında her yıl yeniden güncellenmelidir. Uzun vadede ise yerli iaç üretiminin desteklenerek dışarıya bağımlı olmaktan çıkmamız gerekiyor. İlaç fiyatlandırma politikası, yüksek enflasyon ve giderlerin büyük oranda artması nedeniyle hem eczacılar hem de hastalarımız zor günler geçiriyor. Anlaşılan oki 2025 yılı daha zorlu geçecek.
İlaçta uygulanan sabit kur ile gerçek kur arasındaki farkın artması nedeniyle birçok ilaç firması ülkemizden çekiliyor ve yeni nesil ilaçlar ülkemize gelmiyor. Hastalarımız bu nedenle yeni tedaviden faydalanamıyor.
Birinci basamak sağlık hizmetinin ayrılmaz bir parçası olan biz eczacılar ilaç krizini daha derin yaşamak istemiyoruz. Ayrıca kredilerle ayakta kalmaya çalışan birçok meslektaşımızın iflas etme durumu ile karşı karşıya kaldığını belirtmek isterim.
Muayene ücretlerinin büyük oranda (%542) artması ilaç fiyat farkları ve katılım paylarının yüksekliğinden dolayı özellikle bizim gibi depremden etkilenen bölgelerdeki eczacılar ve hastalar daha büyük mağduriyet yaşıyor. Bu nedenle birçok kanser, diyabet ve psikotrop ilaçları hastalarımıza ulaştıramıyoruz.
İlaca daha rahat ulaşılabilmesi için 4 aydır imzalanamayan SGK protokolünün, acilen merkez heyetimizle varılacak mutabakat ile imzalanması gerekmektedir. Deprem bölgesinde yeni uygulamaların iptal edilerek ileri bir tarihe ertelenmelidir. çıkarılmalıdır.
Kademeli karlılık sisteminden vaz geçilip sabit karlılık uygulanmalı ve enflasyon karşısında her yıl yeniden güncellenmelidir. Uzun vadede ise yerli iaç üretiminin desteklenerek dışarıya bağımlı olmaktan çıkmamız gerekiyor. İlaç fiyatlandırma politikası, yüksek enflasyon ve giderlerin büyük oranda artması nedeniyle hem eczacılar hem de hastalarımız zor günler geçiriyor. Anlaşılan oki 2025 yılı daha zorlu geçecek.
İlaçta uygulanan sabit kur ile gerçek kur arasındaki farkın artması nedeniyle birçok ilaç firması ülkemizden çekiliyor ve yeni nesil ilaçlar ülkemize gelmiyor. Hastalarımız bu nedenle yeni tedaviden faydalanamıyor.
Birinci basamak sağlık hizmetinin ayrılmaz bir parçası olan biz eczacılar ilaç krizini daha derin yaşamak istemiyoruz. Ayrıca kredilerle ayakta kalmaya çalışan birçok meslektaşımızın iflas etme durumu ile karşı karşıya kaldığını belirtmek isterim.
Muayene ücretlerinin büyük oranda (%542) artması ilaç fiyat farkları ve katılım paylarının yüksekliğinden dolayı özellikle bizim gibi depremden etkilenen bölgelerdeki eczacılar ve hastalar daha büyük mağduriyet yaşıyor. Bu nedenle birçok kanser, diyabet ve psikotrop ilaçları hastalarımıza ulaştıramıyoruz.
İlaca daha rahat ulaşılabilmesi için 4 aydır imzalanamayan SGK protokolünün, acilen merkez heyetimizle varılacak mutabakat ile imzalanması gerekmektedir. Deprem bölgesinde yeni uygulamaların iptal edilerek ileri bir tarihe ertelenmelidir.