ŞANTİYELERDEKİ İŞÇİ KAZALARI, ÖLÜMLERİ VE İNŞAAT KAMYONLARIN, BETON MİKSERLERİN YARATMIŞ OLDUĞU TEHLİKE
6 Şubat depreminde ve ondan sonra çok kere öldük. Başta depremin ilk gününde enkazların altında öldük, daha sonra unutulduk öldük, ihmal edildik öldük, göç ettik öldük, yıkımlar oldu öldük, çadırlarda, konteynerlerde öldük, su yoktu öldük, tozdan öldük, deprem sonrası kötü ulaşım koşullarında ve trafikten dolayı öldük. Şimdide inşaat şantiyelerinde işçiler ölüyor, inşaat arabaları, beton mikserleri öldürüyor.
6 Şubat depreminden sonra kentimiz Şantiye Kentine dönüştü. Kentteki binaların bir kısmı enkaz oldu, bir kısmı ağır hasar aldı yıkıldı, bir kısmı orta hasarlıydı onlarda yıkıldı. TOKİ, EMLAK Konut, Rezerv Alanları ve Yerinde Dönüşüm ile kentimiz adeta bir şantiye kentine dönüştü.
Binalar hızlı yükseliyor. Binalar hızlı yükselirken ev sahipleri seviniyor olabilir, firma sahipleri bir işi bitirip diğer şantiye alanına girmek için seviniyor olabilir ama bu sevinçler birilerine de acı, hüzün veriyor, birilerine mezar oluyor. Şantiye kentine dönen kentimizde inşaat alanlarında ciddi boyutta işçi kazaları çok oluyor. Bu durum tabiki de sadece Adıyaman’da değil, Maraş’ta, Malatya’da ve Hatay’da da görülüyor. İnşaat alanlarındaki kazalar kötü boyutta olduğu için bu kazaların çoğu da maalesef ölümle sonuçlanıyor. Hastaneye gittiğinizde acil doktorları, personelleri işçi kazaları, işçi ölümleri için artık isyan edecek durumdalar. Adıyaman’da son 1 yıl içinde şantiyeler de gelen işçi kazaları sayısı 150’nin üstünde. Bunların çoğu ölümle sonuçlanıyor. Tabiki de bu sadece Adıyaman'daki hastanelere yansıyan. Birçok firma dışarıdan geldiği için kazaya uğrayan kendi işçilerini bulunduğu İl’e götürüyor. Firma Adıyaman firması olmayınca SGK kayıtları Adıyaman’da olmuyor ve işçi kazası verileri Adıyaman için yansımıyor. Canımızı en çok acıtanda bu kazaların ve ölümlerin çoğu alınabilecek önlemler olduğu halde alınmadığı, denetimler yapılmadığı için maalesef gerçekleşiyor. Evine, çoluk çocuğuna ekmek götürmek için ağır işlerde çalışan işçilerin ocağına ateş düşmemesi gerekir. Aynı zamanda yaşam bu kadar ucuz olmaması gerekir.
İnşaat şantiyelerinde ölümler, iş güvenliği eksikliği ve çalışma koşullarının tehlikeli olması nedeniyle maalesef sıkça karşılaşılan bir durumdur. Bu tür ölümler genellikle düşmeler, ağır makinelerle yaşanan kazalar, elektrik çarpması, malzeme çökmesi, kullanılan malzemenin kalitesiz olma, malzemenin tarihin geçmesi, kule vinç çarpması gibi olaylardan kaynaklanır.
İşçi ölümlerini ve kazalarını azaltmak için çeşitli iş güvenliği önlemleri alınmaktadır, ancak bu önlemlerin uygulanması ve denetlenmesi her zaman yeterli olmayabiliyor. Kişisel koruyucu ekipmanların kullanımı, işçi eğitimleri, güvenli çalışma ortamlarının sağlanması ve düzenli denetimler, bu tür kazaların önlenmesinde önemli rol oynar.
Türkiye'de ve dünya genelinde işçi ölümlerinin en çok yaşandığı sektörlerden biri olan inşaat sektörü, daha sıkı denetim ve daha iyi iş güvenliği standartlarına ihtiyaç duymaktadır.
Türkiye'de, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu gibi düzenlemelerle iş kazalarının azaltılması hedeflenmiş olsa da, uygulamada eksiklikler ve işverenlerin yeterli özeni göstermemesi ölümlü kazaların devam etmesine yol açmaktadır. Kazalarının en aza indirebilmek için firma yetkililerinin devamlı denetim yapmaları gerekir. Ancak bu denetimler firmalar tarafından yapılmıyor. Firmalar bu süreçte o kadar çok ihale almışlar ki işçileri robot gibi misali kullanıyorlar. İşçilerin 8 saat çalışması gereken yerde 12,14 saat çalışıyorlar. Gün doğmadan işe koyuluyorlar gece yarılarına kadar çalışmaya devam ediyorlar. Bu durum haliyle işçilerde dikkatsizlik, yorgunluk oluşturuyor. Kazalarda kaçınılmaz oluyor. Özellikle tarihi geçmiş, bakımı yapılması gereken, kullanılmaması gereken malzemelerden kaynaklanan kazalarda gerçekleşiyor. Özellikle de şuan bütün inşaatlarda kule vinçler kullanılıyor. Kule vinçlerin 10 yıl gibi ömürleri var. 10 yıldan sonra kullanılmaması gerekir. Ama Adıyaman sahasında aldığımız bilgilere göre buralara getirilen kule vinçlerin çoğunun kullanma tarihinin geçtiği bilgisini de aldık. Bakımlarının düzenli bir şekilde yapılması gerekir. Bunlar olmadığı zaman kazaların oluşma riski daha çok artmaktadır. Tüm bunların denetimi yapılması gerekir. Bu denetimlerde sadece yetkili firma tarafından değil kamu kurumu tarafından da yapılması gerekir. Denetimler yapılmadığı zaman, iş güvenliği kuralları uygulanmadığı zaman şantiyelerde kazalar, ölümler kaçınılmaz oluyor.
İnşaat şantiyelerinde oluşan kazalarla birlikte inşaat araçları ve beton mikserleri de ciddi tehlike saçıyor. Korkusuz bir şekilde yola çıkmalar, küçük araçlara dikkat edilmeden hareket etmeler, yayalara, bisikletlilere, motosikletlilere dikkat etmeden ilerlemeleri gibi birçok sorun. Birde beton dökerken, malzeme indirirken sokağı tamamen meşgul etmeleri, orada geçecek araçları göz önünde bulundurmadan sokağı tamamen işgal etmeleri ve bunu da kendileri için bir hak olarak görmeleri, beton mikserleri trafiğe çıktığında yola beton dökmeleri gibi birçok sorun. En önemlisi de Adıyaman’da kaldırım olmadığı için okula yaya giden öğrenciler haliyle yer yer yola çıkıyorlar. Ama inşaat kamyonları, beton mikserleri bunlara hiç dikkat etmiyorlar. Özellikle okul giriş ve çıkış saatlerinde inşaat araçlarının ve beton mikserlerinin trafiğe çıkmamaları gerekir.
Son kaç yıldır çok öldük. Ama bu saatten sonra alınmayan tedbirlerden dolayı canlarımızın bizden kopup gitmemesi için gerekli denetimlerin yapılması, tedbirlerin alınması gerekir.
